T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
BALIKESİR / SUSURLUK - 5 Eylül Anadolu Lisesi

DÜNYA ÇÖLYAK GÜNÜ (9 MAYIS)

9 Mayıs Dünya Çölyak Günü

Çölyak hastalığı, genetik yatkınlığı olan bireylerde buğday, arpa, çavdar gibi tahıllarda bulunan ve suda erimeyen gluten isimli proteine karşı duyarlılık sonucu gelişir. Genetik yatkınlık, özgül çevresel faktörlerle temas ve immünolojik mekanizmalar sonucu otoimmün bir enteropati gelişir. Hastalık temel olarak proksimal ince bağırsağı etkiler ancak farklı organ/sistem etkilenmeleri de söz konusudur. Hastalık diyete tahılların eklenmesinden sonra herhangi bir yaşta ortaya çıkabilir.

 Çölyak hastalığı her yaşta teşhis edilebilmekle birlikte teşhisi zor olan hastalıklardan biridir. Çünkü belirtiler çoğunlukla ilişkili bir başka hastalığı da düşündürmektedir. Örneğin erken osteoporoz, kansızlık, teşhis edilmemiş laktoz alerjisi gibi hastalıklarla benzer belirtiler gösterdiğinden karıştırılabilir. Çölyak hastalığının insan sağlığı üzerinde önem taşıyan birçok değişimlere neden olmasından dolayı doğru teşhisi önemlidir. Teşhis yöntemlerinden kan testleri serolojik özel testler  (AGA, EMA) ile ön tanı konmakta ancak kesin tanı ince bağırsak biyopsisi ile konmaktadır.

  Çölyak hastalığının tek tedavisi ömür boyu buğday, arpa, çavdar yulaf tahıllarında bulunan glutenden uzak sıkı bir diyettir.

Avrupa'da hastalığın görülme sıklığı 1/350 ile 1/2000 arasında değişirken İrlanda ve Avusturya'da hastalık prevalansı daha yüksektir. Hastalığın sıklığı coğrafi farklılıklar göstermektedir. Sıklığın son 20 yılda artış göstermesi beslenme alışkanlıklarında değişikler dışında, hastalık konusunda farkındalığın artışı, antikor tarama testlerinin kolayca uygulanması ile atipik/sessiz olguların da tanınması ile ilişkili olabilir.

En yüksek görülme sıklığı Batı Avrupa ve Avrupalıların göç ettikleri Kuzey Amerika, Avustralya gibi yerlerdedir (%1). Ayrıca Asya, Hindistan, Güney Amerika ve Pakistanlılarda sık rastlanmaktadır. Afrika, Japon ve Çin kökenliler arasında nadir görülmektedir.

Ülkemizde Çölyak hastalığı görülme sıklığı yüzde 1 ile binde 3 arasında değişmekte olup Türkiye’de 250 bin ile 750 bin arasında Çölyak hastası tahmin edilmekte iken ancak yüzde 10’nuna tanı konulduğu dikkate alındığında 25 bin ile 75 bin arasında tanı almış hasta beklenmektedir. Bakanlığımız Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü kayıtlarına göre çölyak tanısı alan hasta sayısı 2016-2017’de 40.703’dir

2010 yılı SUT ile Çölyak hastalarına gıda karşılığı olarak ödemeler başlamış olup   05/07/2018 tarihinde yapılan değişiklikle şu anda SUT’a göre Çölyak hastalığında yapılan ödeme miktarı ve şartları;  gastroenteroloji uzman hekimi tarafından, bu uzman hekimlerin bulunmadığı hastanelerde çocuk sağlığı ve hastalıkları veya iç hastalıkları uzman hekimlerince 3 yıl süreli rapor düzenlenir. Bu hastaların kısıtlı diyetleri sebebi ile hayati öneme haiz özel formüllü un ve özel formüllü un içeren mamul ürünler (makarna, şehriye, bisküvi, çikolata, gofret vb.);  gastroenteroloji uzman hekimi tarafından düzenlenen uzman hekim raporuna dayanılarak bir aylık;

  1. a) 0-5 yaş için 78,75 (yetmişsekiz virgül yetmişbeş) TL,
  2. b) 5-15 yaş için 120 (yüzyirmi) TL,
  3. c) 15 yaş üstü için 108,75 (yüzsekiz virgül yetmişbeş) TL, tutar ödenmektedir.

Bakanlığımız tarafından STK’lar, Üniversiteler ve özel sektör işbirliğinde Erişkin Bazı Metabolizma Hastalıkları (Tiroid, Osteoporoz, Gut) ve Çölyak Hastalığı Kontrol Programı 2019-2023 hazırlanmıştır.

Kontrol programımız kapsamında hastaların uygun ürünlere ulaşımının arttırılması; çölyak hastaları için marketlerde, halka açık yerlerde, şehir otogarlarında, tren garlarında,  havaalanlarında bulunan gıda otomatlarında glutensiz ürünlere yer verilmesi ve AVM’lerde uygun gıda satış noktaları oluşturulması için farkındalık çalışmaları yapılmış olup ilgili kurum ve kuruluşlarla gerekli yazışmalar yapılmıştır. Üniversitelerde çölyaklı öğrencilerin glutensiz besinlere kolay ulaşımının sağlanması için kantin/kafeteryalarda glutensiz ürünlerin bulundurulması, gıda otamatlarında ve yemekhanelerde glutensiz menülere yer verilmesinin sağlanması çalışmaları ile ilgili gerekli yazışmalar yapılmıştır.

Kontrol programımız kapsamında 01- 02 Mart 2018 tarihleri arasında Ankara’da kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve özel sektöründe katılımı ile ‘Çölyak Hastalığı (Materyal ve Eğitim Modülü Geliştirme) Çalıştayı’ gerçekleştirilmiştir.

Çalıştay kapsamında;

  • Çölyak Hastalığı Öğretmenlere Yönelik Bilgilendirme Rehberi ve öğrenciler için broşür hazırlanmıştır.
  • Kantinlerde çölyaklı öğrencilere yönelik hazırlanan yiyecek içecek standartları geliştirilmiştir. Ayrıca okullarda yer alan gıda otomatlarına çölyaklı öğrenciler için glutensiz ürünlerin bulundurulması ile ilgili Milli Eğitim Bakanlığı ile gerekli yazışmalar yapılmıştır.
  • Çalışmalarda kullanılmak üzere Çölyak logosu hazırlanmıştır.
  • Çölyak hastalığında Aile Hekimlerine Yönelik hazırlanan ‘Çölyak Hastalığında Aile Hekimleri İçin Tanı-Tedavi-İzlem Rehberi” kitabı 1. Basamakta görev alan 81 ildeki tüm aile hekimlerine dağıtımı yapılmıştır. Söz konusu rehber içinde hastalığın tanımı, tanısı ve komplikasyonları, hastalığın tedavisi ve izlemi başlıklarına yer verilmiştir. Bu rehberle birinci basamakta aile hekimleri tarafından hastalığın tanınması; rehberin tanı, tedavi ve izlem sürecinde yol gösterici olması amaçlanmaktadır. Çölyak tedavisindeki güncel gelişmeler, besin etkileşimleri ve sakıncalı besinler, diyet ve ilaçlarda dikkat edilecek hususlar gibi başlıkların bulunduğu rehberde; “glutensiz diyetin çok sıkı uygulanması gerektiği ve çok düşük miktardaki glutenin bile klinik belirtilerin devam etmesine neden olacağı” ve “Çölyak hastalığında erken tanı çocuklarda büyümenin yakalanmasında, uzun dönem komplikasyonların önlenmesinde önemli olduğu” uyarıları yer almakta olup birinci basamakta aile hekimlerinin eğitim ve bilgilendirmeleri yapılmaktadır.
  • Çalıştay sonrası hazırlanan öğrencilere ve topluma yönelik afiş ve broşürler 81 il dağıtımları yapılmış olup okul ve hastane kantinlerine, 1. Basamak sağlık kuruluşlarına, hastanelerin ilgili alanlarına ulaştırılması ile ilgili çalışmalar yapılmıştır. Aynı zamanda bu materyaller illerde yer alan 34 çölyak temsilcisi sivil toplum kuruluşları ve Türkiye Çölyak Federasyonu ile paylaşılmıştır.

9 Mayıs Dünya Çölyak Günü kapsamında, farkındalık oluşturulması için eğitim çalışmaları ve diğer faaliyetlerde bulunulması, aynı zamanda sivil toplum kuruluşları ve diğer kurum ve kuruluşlarca yapılan çalışmalara destek verilmesi ile ilgili çalışmalar illerimizde  yapılmaktadır.

Milli Eğitim Bakanlığı ile çölyaklı öğrenciler için koordineli çalışmalar devam etmektedir.

Bilgilendirme ve farkındalık çalışmaları kapsamında Çölyak hastalığı ile ilgili bilgi ve materyaller www.beslenmehareket@saglik.gov.tr adresinden vatandaşlarımızla paylaşılmaktadır. 

https://hsgm.saglik.gov.tr/tr/beslenmehareket-anasayfa.html

Çölyak Nedir, Hangi Yaşlarda Görülür?

 

Çölyak hastalığı (ya da Gluten Enteropatisi), bağırsaklardaki sindirimi sağlayan villus [tüysü oluşumlar] denilen yapıların bozulmasına sebep olan ve dolayısıyla da yiyeceklerdeki besinin emilmesini engelleyen ve ince bağırsakta hasarlar oluşturan bir  sindirim sistemi hastalığıdır. Bu hasara buğday, arpa, çavdar, yulaf  gibi tahılların içerisinde bulunan guluten isimli bir protein neden olmaktadır.2

* Üste villusların normal yapısı, altta ise bozulmuş villus yapısı.

 

Çölyak hastalığı genetik bir hastalıktır. Ailevi kalıtım söz konusudur. Hastalık yaşamının her hangi bir bölümünde ortaya çıkabilmektedir. Çölyak hastalığının literatürde; çocukluk, ergenlik, orta yaş ve yaşlılıkta ortaya çıktığı görülmüştür.

3

Çölyak hastalığı, vücutta immunolojik cevabı tetikleyen çevresel (gluten tüketimi) ve genetik faktörlerin birlikte rol oynaması sonucunda ortaya çıkar. Çölyak hastalığın oluşması için hem genetik yatkınlık hem de çevresel faktör olan glutenli gıdalar tüketmekle kendini gösterir. 

Çevresel faktörler ve bu faktörlere karşı alınabilecek tedbirler nelerdir? 

Çevresel Nedenler

Alınabilecek Tedbirler

  • Anne sütünün verilmemesi                       
  • Kullanılan mamanın türü
  • Günlük alınan gluten miktarı
  • Tahıl tipleri
  • Uzun süreli antibiyotik kullanımı
  • Anne sütünün teşviki ve bebek dostu hastaneler
  • Toplumu beslenme konusunda bilinçlendirme çalışmaları
  • Tedaviye yönelik hizmetler

Çölyak Belirtileri, Tanısı ve Komplikasyonları

Hastalık bazı bireylerde yıllarca hiç belirti vermez veya çok hafif seyredebilir ve kişi çölyaklı bir hasta olduğunu uzun süre fark etmeyebilir. Hastalık tipik belirtilerle başlayabileceği gibi çok hafif belirtilerle de seyredebilir.

Çölyak hastalığı olan çocuklarda özellikle karın ağrısı, karında şişlik, ishal, huzursuzluk, iştahsızlık, enfeksiyonlarda artış ve gelişme geriliği, kusma, kilo alamama ve boy uzamasında yavaşlama gibi tipik belirtilerle ortaya çıkabilir. İleri yaşlarda hastalığın belirtileri daha geniş bir yelpazeye yayılır. 

Yetişkinlerde görülen belirtiler şunlardır: 

  • Karın Bölgesinde öne doğru şişkinlik
  • Yaşa göre kilo azlığı
  • Kas zayıflığı
  • Kansızlık
  • Dışkıda anormallik, büyük tuvalet ihtiyacının artması
  • İshal
  • Kusma
  • Bezginlik
  • Nedeni bilinmeyen karaciğer hastalıkları
  • Büyüme geriliği        
  • Ağız içinde oluşan aftlar
  • İştahsızlık, gaz şikayetleri
  • Eklem ve kemik ağrıları
  • Sinirlilik
  • Ciltte kaşıntılı döküntüler 

Çölyak hastalığı her yaşta teşhis edilebilmekle birlikte teşhisi zor olan hastalıklardan biridir. Çünkü belirtiler çoğunlukla ilişkili bir başka hastalığı da düşündürmektedir. Örneğin erken osteoporoz, kansızlık, teşhis edilmemiş laktoz alerjisi gibi hastalıklarla benzer belirtiler gösterdiğinden karıştırılabilir. 

Çölyak hastalığının insan sağlığı üzerinde önem taşıyan birçok değişimlere neden olmasından dolayı doğru teşhisi önemlidir. Teşhis yöntemlerinden kan testleri serolojik özel testler  (AGA, EMA) ile ön tanı konmakta ancak kesin tanı ince bağırsak biyopsisi ile konmaktadır.

Çölyak hastalığı ile ilintili hastalıklar şunlardır: 

  • Tip1 DM
  • Otoimmüntiroid hastalığı
  • Otoimmün karaciğer hastalığı
  • IgA eksikliği
  • Down, Turner, Willians Sendromları. 

Tedavi edilemezse çölyak hastalığının kısa ve uzun vadedeki riskleri nelerdir? 

  • Malabsorbsiyon
  • Büyüme geriliği
  • Hipokrommikrositer anemi
  • Megoblastik anemi
  • Kalsiyum ve K vitamini eksikliği
  • Otoimmün hastalıkların prevelansında artış
  • Osteoporoz
  • Kısırlık, düşük
  • Depresyon
  • Lenfoma
  • Kalın ve ince bagırsak kanserleri

Çölyak hastalığının tedavisi nedir?

Çölyak hastalığının tek tedavisi ömür boyu buğday, arpa, çavdar yulaf tahıllarında bulunan glutenden uzak sıkı bir diyettir.

Çölyak hastaları,  buğday,  arpa, çavdar, yulaflı gıdalar tüketmedikleri gibi ayrıca marketlerde satılan hazır gıdaların içeriklerine dikkat etmelidirler. Mutlaka gluten içermeyen gıdalar tüketmeliler.

Doğal glutensizlerin dışında glutensiz olarak tanımlanan bir gıda tam anlamı ile glutensiz değildir. Diğer bir deyişle sıfır glutenli bir yaşam olanaksızdır. WHO (World Health Organization-Dünya Sağlık Örgütü) ve FAO (Food and Agriculture Organization- Amerikan Gıda ve Tarım Örgütü) 1998’de kilogramında 200 mg dan daha az gluten içeren gıdaları glutensiz gıda olarak ilan etmiştir. Ancak 2007 yılında bu sınır 20 miligrama çekildi. Günümüzde de kilogramında 20 mg’dan daha fazla gluten içermeyen gıdalar glutensiz gıda olarak kabul edilmektedir. Ülkemizdeki glutensiz ürün tebliğ uygulamalarda da 2007 yılında kabul edilen değer kullanılmaktadır.

Çölyak hastaları için güvenli yiyecekler:

  • Tüm sebzeler,
  • Tüm meyveler,
  • Tüm bakliyatlar,
  • Tüm katkısız katı ve sıvı yağlar,
  • Yumurta, bal, reçel, basit toz şeker, zeytin,
  • Et, balık, tavuk, (Bu ürünler katkılı olmadıkları gibi daha önce unla kızartılmış bir yağda kızartılıp işleme tabi tutulmamalıdır.)
  • Una batırılmamış konserve çeşitleri,
  • Mısır, pirinç, patatesin hem kendileri hem de unları besin hazırlamada kullanılabilir. Ayrıca kestane unu, nohut unu, soya unu, üzüm çekirdeği unu da kullanılabilir.
  • Evde çekilmiş güvenli baharatlar. 

Çölyak hastalığında diyet tedavisinde tüketilmemesi gereken besinler:

  • Buğday, arpa, çavdar ve yulaf katkılı her türlü ürün. (un, bulgur, bulgur pilavı, irmik, makarna, şehriye, kuskus, ekmek, kek, pasta, kurabiye, bisküvi, börek, çörek, gofret, simit, kraker, dondurma külahı, unlu tatlılar, gluten içeren hazır salça, ketçap, un ilave edilen çorbalar, soslar, tarhana, yarma gibi).
  • Galeta ununa, una batırılarak kızartılmış tavuk balık gibi et ürünleri. 
  • Malt kullanılan içecekler, bira votka cin v.b.
  • Guten içeren hazır çorbalar, köfte, pane harçları gibi hazır çeşniler.
  • Sirke, çikolata, puding, sakız, ketçap, mayonez, dondurma gibi gıdaların bazılarında gluten bulunabilmektedir. Bunlar yenilmeden önce muhakkak ürün hakkında bilgi edinilmelidir.
  • Tuzlu, soslu kuruyemişler, glutenle yapıştırıldığı için yasaktır. Ancak bunların glutenle işlem görmemiş hali, gluten içermeyen kuruyemişler serbesttir.

Glutensiz diyette ayrıca nelere dikkat edilir? 

  • Doğal gıdalara önem verilmeli. (süt-et-balık-yumurta-sebze-kurubaklagil-pirinç-mısır-patates)
  • Okul ve dışarıda yemek yerken dikkatli seçimler yapılmalı.
  • Buğday unu karışık mısır unu, pirinç ununa dikkat edilmeli.
  • Etiketsiz gıda tüketiminde çok dikkatli olunmalı.
  • İlaçlar, kozmetik ürünleri, şampuan, kremler vb. gluten içerikleri yönünden dikkatli kullanılmalı.
  • Pişirme ve hazırlık aşamasında güvenli gıdaların glutenli gıdalarla bulaş olmamasına dikkat edilmeli.

Tedavi için Başvurulacak Merkezler:

-  Üniversite Hastaneleri Endokrinoloji, Gastroentroloji ve Metabolizma anabilim dalları

 

 

06-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-202406-05-2024

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 06.05.2024 - Güncelleme: 07.05.2024 16:19 - Görüntülenme: 126
  Beğen | 11  kişi beğendi